Dolar/TL bu sabah da güne 14 civarında başlarken piyasada Ukrayna kaynaklı jeopolitik tansiyon ve Türkiye’ye tesirleri yakından takip ediliyor.
Rusya’nın Ukrayna’ya başlatmış olduğu askeri harekatın akabinde dolar/TL yılbaşından bu yana seyrettiği 13.5 etrafındaki dar bandı üst taraflı birinci defa kırdı.
TL’nin dolar karşısında paha kaybı dün gün ortasında yüzde 5’i aşarken, savaşa taraf olan ülkelerin para ünitelerinden daha fazla kayıp sergiledi. TL ondan sonrasında kayıplarını dün kapanış prestijiyle yüzde 1’e azalttı.
Bu sabah saat 08.58 prestijiyle kur 14.03/14.04 düzeyinde süreç gördü. BIST 100 endeksi dün günü yüzde 8.2 düşüşle tamamlarken bankacılık endeksi yüzde 8.5 geriledi. Gösterge 10 yıllık tahvilde bileşik getiri dün 200 bp üzerinde artarak yüzde 24.79’a kadar yükselirken daha sonra son süreçte yüzde 24.51 düzeyindeydi.
Şu saatler prestijiyle da dolar/TL 14.06’dan süreç görmeye devam ediyor.
Türkiye’nin 5 yıllık CDS’leri 20 Aralık 2021’de 613 baz puanı aşarak iki yılın doruğuna ulaştı. CDS dün günü 597/607 baz puandan tamamladı.
Piyasalarda Rusya’nın işgalinin Ukrayna’da ülke geneline yayılıp yayılmayacağı, yaptırımların tesirleri ve bunların Türkiye iktisadına muhtemel yansımaları yakından takip ediliyor.
Savaşın Türkiye iktisadına birinci tesiri dün 105 doları aştıktan daha sonra bugün 100 doların üzerinde süreç görmeyi sürdüren Brent ham petrol fiyatından geliyor.
Petrol ve emtia fiyatlarındaki artış cari fazla hedefleyen ve yüzde 50’ye ulaşan enflasyon sorununu cari fazla ile çözmeyi amaçlayan Türkiye iktisadı için değerli bir risk ögesi.
“TL’DE DAHA ÇOK KIYMET KAYBI YAŞANMASI RİSKİ…”
Swissquote Bank kıdemli analisti İpek Özkardeşkaya, TL’yi istikrarlı tutmanın maliyetinin besbelli biçimle arttığına dikkat çekerek, “Bu herşeyin otomatik olarak denetimden çıkacağı manasına gelmiyor lakin TL’de daha epey paha kaybı yaşanması riski global gelişmelerle değerli ölçüde arttı” dedi.
Merkez Bankası (TCMB) Ocak ayı prestijiyle döviz rezervlerinde hem düşüş, hem artış taraflı tesir eden daha faal bir kur siyaseti izlemeye başladı. Analistler yeni nizamı kamu denetiminin daha epey olduğu bir kur siyaseti olarak tanımlıyor.
Bir bankanın döviz masası işlemcisi, “Türkiye’nin yeni kur siyasetindeki birinci test bu hafta yaşandı. TL’nin dün bir orta savaşa taraf olan ülkelerin para ünitelerinden daha bariz bir kıymet kaybı hayatış olması aslında ne kadar riskli bir kur siyaseti izlediğimizi gösteriyor” dedi ve ekledi:
“Bu siyasette cari açık dataları ve TCMB’nin swap hariç rezervlerinde yaşanan değişimi, TL’nin daha fazla kıymet kaybı yaşayıp yaşamayacağını anlamak için takip edeceğiz. Bu haftaki gelişmelerden petrol ve emtia kaynaklı olarak enflasyonda da yeni yükseliş olarak yansıması kaçınılmaz”
19.8 MİLYAR DOLARA YÜKSELDİ
Bu kapsamda TL’de yılbaşından beri daha belirleyici pozisyonda olan Merkez Bankası’nın adımları piyasada yakından takip ediliyor. Bankacılar Aralık’ta 20 milyar dolar, Ocak ayında 3 milyar dolar olduğu varsayım edilen TCMB rezerv kayıplarının Şubat ayının birinci iki haftasında görülmediğini hesaplıyorlardı.
Şubat ayının üçüncü haftasında ise bankacılar TCMB’nin rezerv artışının yeni tedbirlerle elde edilmesi gereken döviz ölçüsünden daha az olduğunu hesaplıyor. TCMB geçen hafta net rezervleri 4 milyar dolar artışla 19.8 milyar dolara yükseldi.
Bankacılar bu hafta da TCMB’nin döviz piyasasında faal rol oynamayı sürdürdüğünü düşünüyor fakat çabucak hemen bu gelişme öncü datalarla kanıtlanamıyor. İki işlemcinin iddialarına bakılırsa bu hafta kurdaki kıymet kaybını sınırlamak için 1-4 milyar dolar ortası rezerv kullanılmış olabilir.
TCMB yeni imkanlarıyla ihracatçı gelirlerinin yüzde 25’ini, KKM’de dövizden dönen meblağın tamamını ve yabancıların gayrimenkul dahil vatandaşlık süreçlerinden elde ettiği dövizi rezervlerine alıyor. Bankacılar 6 haftadır artan swap hariç rezervlerin yeni uygulamaların ima ettiğinden ne kadar az arttığını TCMB’nin kuru istikrarlı tutabilmek ismine ne kadar kullandığını anlamak için hesaplıyor.
TCMB’nin rezervlerine piyasalar swap bilgilerinden arındırılmış olarak bakıyor ve bu fiyat eksi 60 milyar dolardan geçen hafta prestijiyle eksi 44 milyar dolara gelse de besbelli negatif seyrini sürdürüyor.
yatırım tavsiyesi içermez
Rusya’nın Ukrayna’ya başlatmış olduğu askeri harekatın akabinde dolar/TL yılbaşından bu yana seyrettiği 13.5 etrafındaki dar bandı üst taraflı birinci defa kırdı.
TL’nin dolar karşısında paha kaybı dün gün ortasında yüzde 5’i aşarken, savaşa taraf olan ülkelerin para ünitelerinden daha fazla kayıp sergiledi. TL ondan sonrasında kayıplarını dün kapanış prestijiyle yüzde 1’e azalttı.
Bu sabah saat 08.58 prestijiyle kur 14.03/14.04 düzeyinde süreç gördü. BIST 100 endeksi dün günü yüzde 8.2 düşüşle tamamlarken bankacılık endeksi yüzde 8.5 geriledi. Gösterge 10 yıllık tahvilde bileşik getiri dün 200 bp üzerinde artarak yüzde 24.79’a kadar yükselirken daha sonra son süreçte yüzde 24.51 düzeyindeydi.
Şu saatler prestijiyle da dolar/TL 14.06’dan süreç görmeye devam ediyor.
Türkiye’nin 5 yıllık CDS’leri 20 Aralık 2021’de 613 baz puanı aşarak iki yılın doruğuna ulaştı. CDS dün günü 597/607 baz puandan tamamladı.
Piyasalarda Rusya’nın işgalinin Ukrayna’da ülke geneline yayılıp yayılmayacağı, yaptırımların tesirleri ve bunların Türkiye iktisadına muhtemel yansımaları yakından takip ediliyor.
Savaşın Türkiye iktisadına birinci tesiri dün 105 doları aştıktan daha sonra bugün 100 doların üzerinde süreç görmeyi sürdüren Brent ham petrol fiyatından geliyor.
Petrol ve emtia fiyatlarındaki artış cari fazla hedefleyen ve yüzde 50’ye ulaşan enflasyon sorununu cari fazla ile çözmeyi amaçlayan Türkiye iktisadı için değerli bir risk ögesi.
“TL’DE DAHA ÇOK KIYMET KAYBI YAŞANMASI RİSKİ…”
Swissquote Bank kıdemli analisti İpek Özkardeşkaya, TL’yi istikrarlı tutmanın maliyetinin besbelli biçimle arttığına dikkat çekerek, “Bu herşeyin otomatik olarak denetimden çıkacağı manasına gelmiyor lakin TL’de daha epey paha kaybı yaşanması riski global gelişmelerle değerli ölçüde arttı” dedi.
Merkez Bankası (TCMB) Ocak ayı prestijiyle döviz rezervlerinde hem düşüş, hem artış taraflı tesir eden daha faal bir kur siyaseti izlemeye başladı. Analistler yeni nizamı kamu denetiminin daha epey olduğu bir kur siyaseti olarak tanımlıyor.
Bir bankanın döviz masası işlemcisi, “Türkiye’nin yeni kur siyasetindeki birinci test bu hafta yaşandı. TL’nin dün bir orta savaşa taraf olan ülkelerin para ünitelerinden daha bariz bir kıymet kaybı hayatış olması aslında ne kadar riskli bir kur siyaseti izlediğimizi gösteriyor” dedi ve ekledi:
“Bu siyasette cari açık dataları ve TCMB’nin swap hariç rezervlerinde yaşanan değişimi, TL’nin daha fazla kıymet kaybı yaşayıp yaşamayacağını anlamak için takip edeceğiz. Bu haftaki gelişmelerden petrol ve emtia kaynaklı olarak enflasyonda da yeni yükseliş olarak yansıması kaçınılmaz”
19.8 MİLYAR DOLARA YÜKSELDİ
Bu kapsamda TL’de yılbaşından beri daha belirleyici pozisyonda olan Merkez Bankası’nın adımları piyasada yakından takip ediliyor. Bankacılar Aralık’ta 20 milyar dolar, Ocak ayında 3 milyar dolar olduğu varsayım edilen TCMB rezerv kayıplarının Şubat ayının birinci iki haftasında görülmediğini hesaplıyorlardı.
Şubat ayının üçüncü haftasında ise bankacılar TCMB’nin rezerv artışının yeni tedbirlerle elde edilmesi gereken döviz ölçüsünden daha az olduğunu hesaplıyor. TCMB geçen hafta net rezervleri 4 milyar dolar artışla 19.8 milyar dolara yükseldi.
Bankacılar bu hafta da TCMB’nin döviz piyasasında faal rol oynamayı sürdürdüğünü düşünüyor fakat çabucak hemen bu gelişme öncü datalarla kanıtlanamıyor. İki işlemcinin iddialarına bakılırsa bu hafta kurdaki kıymet kaybını sınırlamak için 1-4 milyar dolar ortası rezerv kullanılmış olabilir.
TCMB yeni imkanlarıyla ihracatçı gelirlerinin yüzde 25’ini, KKM’de dövizden dönen meblağın tamamını ve yabancıların gayrimenkul dahil vatandaşlık süreçlerinden elde ettiği dövizi rezervlerine alıyor. Bankacılar 6 haftadır artan swap hariç rezervlerin yeni uygulamaların ima ettiğinden ne kadar az arttığını TCMB’nin kuru istikrarlı tutabilmek ismine ne kadar kullandığını anlamak için hesaplıyor.
TCMB’nin rezervlerine piyasalar swap bilgilerinden arındırılmış olarak bakıyor ve bu fiyat eksi 60 milyar dolardan geçen hafta prestijiyle eksi 44 milyar dolara gelse de besbelli negatif seyrini sürdürüyor.
yatırım tavsiyesi içermez