Başkentte hasatını aylar evvel yaptıkları soğanların maliyetini karşılamayan çiftçiler, eserleri depolara kaldırdı. Sofralarda yerini alması gereken soğanlar ise havaların ısınmasıyla birlikte depolarda çürümeye yüz tuttu. Kendilerinin “stokçu” olarak anılmasından rahatsız olan üreticiler ise sorunun asıl kaynağı olarak meyve zerzevat hali satıcılarını gösterdi. Ürettikleri soğanın kilosunun 50 kuruştan ellerinden çıkmasına karşın biçimde 5 liradan satılmasına karşı çıkan çiftçiler, tüm maliyetlerin kendilerine ilişkin olmalarına karşın karı elde edenin hal sahipleri olduklarını söylemiş oldu. Komitecilerden sıkıntı yanan Ankaralı soğan üreticisi Mehmet Kubat, yalnızca kendi canlarının değil, biçimden çıktıktan daha sonra markete gidene kadar zamlanan eserleri fahiş fiyata alan tüketicilerin de canının yandığı belirtti. Tek tahlilin Mecliste görüşmeleri devam eden Hal yasasının devreye girmesi olacağını söyleyen Kubat, yetkililerden yardım isteyerek problemlerin ortadan kaldırılmasını talep etti.
“biçimdeKİ SATICILAR MALİYETLERİ DAİMA BANA YÜKLÜYOR”
biçimdeki satıcıların karı yüksek tutmak için kanuna ters şirketler kurduklarını ileri süren Çiftçi Mehmet Kubat, “Ürünleri tarladan kaldıralım burada kalmasın dedik. Emekçi maliyetleri de yüksek, emekçi meşakkati da oldu. Maliyetlerimiz de baya yükseldi. Tarlada satışa sunduk alan olmadı. Bu eserin maliyeti aşağı üst kilo başına 70 kuruş ile 1 lira 20 kuruş içinde. 120 kuruşa mal ettiğimiz esere 50 kuruş verdiler. Burada bizim elimizden 50 kuruşa alıyorlar. biçimde 1 lira 20 kuruşa, 2 liraya veriyorlar. biçimde çiftçinin malı satılıyormuş üzere yapılıyor. Çiftçinin eline geçen 50 kuruş. Burada ezilen üreticiyle tüketici oluyor. Ben bunun gübresini, mazotunu, elektriğini, personel maliyetini karşılıyorum, kendim gece gündüz gerisinden koşturuyorum. Ben maliyetini alamıyorum. Biz çiftçinin sıkıntılarının dinlenmesini istiyoruz. Biz niye stokçuluk yapalım. Eser tarlada kalmasın, insan kursağına gitsin. Eseri alan olmuyor. Benim bin ton soğanım vardı. Emekçi bulamadığım için 200 tonu tarlada kaldı. Kalan 800 ton da depoda çürüdü. Yaklaşık 1 milyon lira ziyanım var. Talebim Hal yasası. Bizim sıkıntılarımızı dinlemelerini istiyoruz. biçimdeki satıcılar eserin kaldırılmasını, biçimdeki maliyetleri daima bana yüklüyor. Kendileri de devletten kaçmak için ortada şirket kurmuş, hepsinde de kendi adamları var. Eser el değiştikçe karı yükseltiyorlar. Üreticinin eline bir şey geçmiyor. Tüketici de 10 katı fazlasını ödüyor” sözlerini kullandı.
“ARTIK BEŞERLER ÇİFTÇİLİK YAPMAK İSTEMİYOR”
Bir öbür çiftçi Suat Eroğlu ise, maliyetin altında fiyat teklif eden alıcıların yüzünden durumun bu noktaya geldiğini belirterek şunları dedi:
“Buradaki soğanın çürümesinin sebebi, eserin tarladan hasat edilmeye başladığı vakit içinderda maliyetlerden ve tüccarların malı ucuza almasından dolayı eser para etmediği için çiftçi eserini satamıyor. Çitçinin borcu yoksa eserin depolara getirip bekletmek zorunda. Zira malı alan tüccar maliyetin altında fiyat veriyor. Devletimiz bu bahisle ilgili hasat vaktinden eserin markete girene kadar bu durumu takip etmek zorundadır. Buradaki arkadaşımıza geçenlerde ön yargılı hareket edildi. Bu adam ziyan ettiği için mahsulünü satamadı. Bu adam tüccar değil, çiftçidir. Çiftçiler maliyetlerden dolayı sıkıntı durumdalar. İstediği fiyata satamadığından dolayı ziyan etmektedir ve kar elde edemediği için bekletmek mecburiyetinde kalmıştır. Eser de burada havaların ısınmasından dolayı çürüdü. Adam da haliyle daha fazla ziyanda. Yoldan geçenleri görüyorum. Burada durup 10-15 çuval soğanı alıp gdolayıyorlar. Bir de bu biçimde bir ziyan var. Artık beşerler çiftçilik yapmak istemiyor. Tarlaları boş durumda. Maliyetlerden ötürü. Devlet bu bahiste çiftçiye hayli büyük dayanak vermek zorunda.”
yatırım tavsiyesi içermez
“biçimdeKİ SATICILAR MALİYETLERİ DAİMA BANA YÜKLÜYOR”
biçimdeki satıcıların karı yüksek tutmak için kanuna ters şirketler kurduklarını ileri süren Çiftçi Mehmet Kubat, “Ürünleri tarladan kaldıralım burada kalmasın dedik. Emekçi maliyetleri de yüksek, emekçi meşakkati da oldu. Maliyetlerimiz de baya yükseldi. Tarlada satışa sunduk alan olmadı. Bu eserin maliyeti aşağı üst kilo başına 70 kuruş ile 1 lira 20 kuruş içinde. 120 kuruşa mal ettiğimiz esere 50 kuruş verdiler. Burada bizim elimizden 50 kuruşa alıyorlar. biçimde 1 lira 20 kuruşa, 2 liraya veriyorlar. biçimde çiftçinin malı satılıyormuş üzere yapılıyor. Çiftçinin eline geçen 50 kuruş. Burada ezilen üreticiyle tüketici oluyor. Ben bunun gübresini, mazotunu, elektriğini, personel maliyetini karşılıyorum, kendim gece gündüz gerisinden koşturuyorum. Ben maliyetini alamıyorum. Biz çiftçinin sıkıntılarının dinlenmesini istiyoruz. Biz niye stokçuluk yapalım. Eser tarlada kalmasın, insan kursağına gitsin. Eseri alan olmuyor. Benim bin ton soğanım vardı. Emekçi bulamadığım için 200 tonu tarlada kaldı. Kalan 800 ton da depoda çürüdü. Yaklaşık 1 milyon lira ziyanım var. Talebim Hal yasası. Bizim sıkıntılarımızı dinlemelerini istiyoruz. biçimdeki satıcılar eserin kaldırılmasını, biçimdeki maliyetleri daima bana yüklüyor. Kendileri de devletten kaçmak için ortada şirket kurmuş, hepsinde de kendi adamları var. Eser el değiştikçe karı yükseltiyorlar. Üreticinin eline bir şey geçmiyor. Tüketici de 10 katı fazlasını ödüyor” sözlerini kullandı.
“ARTIK BEŞERLER ÇİFTÇİLİK YAPMAK İSTEMİYOR”
Bir öbür çiftçi Suat Eroğlu ise, maliyetin altında fiyat teklif eden alıcıların yüzünden durumun bu noktaya geldiğini belirterek şunları dedi:
“Buradaki soğanın çürümesinin sebebi, eserin tarladan hasat edilmeye başladığı vakit içinderda maliyetlerden ve tüccarların malı ucuza almasından dolayı eser para etmediği için çiftçi eserini satamıyor. Çitçinin borcu yoksa eserin depolara getirip bekletmek zorunda. Zira malı alan tüccar maliyetin altında fiyat veriyor. Devletimiz bu bahisle ilgili hasat vaktinden eserin markete girene kadar bu durumu takip etmek zorundadır. Buradaki arkadaşımıza geçenlerde ön yargılı hareket edildi. Bu adam ziyan ettiği için mahsulünü satamadı. Bu adam tüccar değil, çiftçidir. Çiftçiler maliyetlerden dolayı sıkıntı durumdalar. İstediği fiyata satamadığından dolayı ziyan etmektedir ve kar elde edemediği için bekletmek mecburiyetinde kalmıştır. Eser de burada havaların ısınmasından dolayı çürüdü. Adam da haliyle daha fazla ziyanda. Yoldan geçenleri görüyorum. Burada durup 10-15 çuval soğanı alıp gdolayıyorlar. Bir de bu biçimde bir ziyan var. Artık beşerler çiftçilik yapmak istemiyor. Tarlaları boş durumda. Maliyetlerden ötürü. Devlet bu bahiste çiftçiye hayli büyük dayanak vermek zorunda.”
yatırım tavsiyesi içermez